Sayın Yetkili,

İzciliğe göstermiş olduğunuz ilgi için teşekkürler.

WOSM üyesi bir teşkilatın aleyhine yorum yaptığınızdan dolayı mesajınızı TİF’in Lideriyle paylaşmak zorunda kaldım.

TİF’in yeni üyesi olmak, teşkilata kendi görüşlerinizi getirmek ve belki de bahsettiğiniz farklılığı arttırmak istememeniz beni hayal kırıklığına uğrattı. Federasyonun mevcut yapısında onayladığı şekilde – WOSM artık federasyon kabul etmiyor ve İzcilik içerisindeki birliği ve farklılığı teşvik ediyor. WOSM’un Eğitim Bakanlığı İzcilerini tanımayacağı gibi, Türkiye’de İzciler için başka bir teşkilatı da tanımayacaktır.

Ancak, üye olmak istemeyişinize nasıl saygı duymam gerekiyorsa, Türkiye’de önemli oranda izciliği büyüten teşkilatın alyhine hareket etmemenizi de bekliyorum.

Türkiye’de İzcilik WOSM’la anlaşmalı bir anayasaya göre yönetiliyor ve Belediye yetkilileri de dahil olmak üzere bir dizi kaynaklardan destek görüyor. Bu tür ilişkiler İzciliğin büyümesine yardımcı oluyor.

Dediğim gibi, İzciliğe göstermiş olduğunuz ilgi için teşekkür ederim. Umarım bu tür bir ilgi mevcut Federasyonun daha iyi olmasını sağlayacak eylemlere dönüşür ve İzciliği daha geniş bir kitleye ulaştırır – İzciliğin muhteşem oyunundan faydalanabilecek ve faydalanması gereken her inanıştan gelen bir çok genç insan var ve umarım siz ve diğerleri aktif katılım ve destek yetkisini hissedebilirsiniz.

 

Saygılarımla,

David Mckee
Avrupa Bölgesi Bölge Direktörü

 

Dear Sir

 

Thank you for your continued interest in Scouting. 

 

As you made argument against a member organisation of WOSM, I was obliged to share your message with the leadership of TIF. 

 

I am disappointed that you are not interested in becoming, anew, a member of TIF, bringing your own perspectives to the organisation and possibly increasing the diversity that you speak of. WOSM no longer permits federations and encourages the unity and diversity within Scouting – something which the current structure of the Federation permits. In the same way that WOSM would not recognise the form Education Ministry Scouts, it will be unable to recognise another organisation for Scouts in Turkey.

 

However, I must respect your right not to be a member in the same way that I would expect you not to act against the organisation which is now growing Scouting in Turkey at a considerable rate  – TIF. 

 

Scouting in Turkey is governed according to an agreed constitution with WOSM and enjoys support from a number of sources – including Municipal authorities. Such relations are enabling ones and are helping Scouting to grow. 

 

As I said, thank you for your interest in Scouting. I really hope that such an interest can be transformed into actions that can assist the current Federation to become better and better and this extend Scoutings to an even wider audience – there are many young people of all beliefs and sectors of society who can and should benefit from the4 great game of Scouting and I hope that, inn the context of TIF, that you and others can feel empowered to active an participation and support. 

 

Kind regards. 

 

David McKee Regional Director - European Region

 

---------------------------------------------------------------------------------------------------------

Sayın Yetkili,

Bu yazıyı sesimizi duyurmak, Türk İzciliği konusunda bazı noktaları netleştirmek ve yapılmasını dilediğimiz şey için size yazıyoruz.
İzci lideri olmanızdan dolayı tecrübeniz vardır. Bildiğiniz üzere çocukların ve genç insanların gelecek için umutları var, ve kendi hayallerinin gerçekleşmesini istiyorlar başkalarının değil, bu yüzden zorlukların üzerinden kendileri gelebilmeleri için bazen yollarını aydınlatacak bir liderle özgür ve kendilerine güvenli bir şekilde hayallerini gerçekleştirmelerine ihtiyaçları var. Bu konuda deneyimli olmanız çok önemli. Eğer yoksa yazım sizin için hiçbir şey ifade etmeyecektir.

Osman Balcıgil ile olan yazışmalarınızı okuduk. 12 Ekim 2011'deki yazınız Türkiye İzcilik Federasyonu'nun sitesinde yayınlandı. Yazıdan anladığımız Türkiye İzciliğinin geçmişi hakkında hiçbir bilginiz yok, gayet normal, ayrıca Türkiye'de izcilik konusunda neler olduğundan haberiniz yok.

Bu yazıyı şu anki durumdan şikayetçi olmak için yazmıyoruz. Yakındığımız şey, yerel izci liderlerinin çoğunluğunun hayatlarını Türkiye İzciliği için harcamış olanların son 10 yıldır reddedilmiş olmaları. 
Çok iyi biliyoruz ki, Türkiye'deki izcilikte bugünlerde her şey politik ve bu yüzden iç işleri ile ilgili. Fakat şunu da biliyoruz ki, izciliğin kuralları evrenseldir ve çiğnenemez. Son zamanlarda gördüğümüz kadarıyla Dünya İzcilik Teşkilatı'nın üyelik kuralları çiğnenmektedir. Kurallara uymayan teşkilatlara karşı herhangi bir reaksiyonda bulunmuyorsunuz, ve Türkiye İzciliği adı altında yapılan faaliyetlerin izcilikle hiçbir alakası yok.
Bizim bildiğimiz kadarıyla, Dünya İzcilik Teşkilatı dini bir teşkilat değildir ve dinle ve radikal dini gruplarla ilgisi yoktur. Bu yüzden Türkiye'deki durumun farkındasınızdır.

Şu anki Türkiye İzci Teşkilatını Türkiye İzciliğinin tek temsilcisi olarak görülmesi bize göre doğru değil. Kuralları ve faaliyetleri bir teşkilata uygun değildir. Bir spor kulübü olarak görülebilir, çünkü izciler atlet ve liderler de eğitmen olarak görülüyor. Bu teşkilat, devletin Spor Bakanlığına bağlı, yani özerk değiller. Bu sebeple, Türkiye'deki izcilerin bir çoğunluğunu temsil edebileceklerini sanmıyorum.

Daha önce de söylediğimiz gibi, Türkiye'de izcilik özerk değil ve özgür kendini yöneten bir yapı yok. Size nasıl yansıtıldı bilmiyorum ama burada olanların hiçbiri resmi değil herşey bir düzmece. Resmi olmayan bir yapı yıllardır Türk izciliğini övüyor.

Geçmişte Türk İzciliği devlete daha yakın bağlıydı, fakat o zaman bile bu tür ayrımcılıklar yoktu.
Günümüzde, izciler belediyeler tarafından yönetiliyor ve teşkilat politik otoriteye bağlı. Bir çok belediye kampları yemekli otellerde yapılıyor, fakat ne izciler ne de izci liderleri gerçek izciler, ama öyleymiş gibi izci fuları takıyorlar. Hiçbir şey kontrol altında değil.

Türkiye'de izci liderleri olarak, Türkiye izciliğinin Dünya izciliğiyle bütünleşemeyeceğinden endişe ediyoruz. Tabi ki normal olarak şu soruları soruyoruz.
Türkiye'ye bir rol verdiniz mi?
Bu Müslüman izcilerin kardeşliği mi?
Eğer öyleyse yanlış olduğunu düşünüyoruz, çünkü bildiğiniz üzere Türkiye laik bir ülke ve % 57 si radikal müslüman değil. İnsanların küçük bir çoğunluğunu temsil eden muhafazakâr dini politik parti son 10 yıldır ülkeyi yönetiyor, ilginç. (Bunun farkındayız ve içişleriyle konuşmamız gereken bir diğer konu). Fakat bunun teşkilatımızın Müslüman Kardeşlik Teşkilatı olması demek değil, ve laik izciler olarak bunu kabul etmek zorunda değiliz.

Şu anki izcilik federasyonunun politik eğilimlerini, aktivitelerini ve fikirlerini paylaşmayan izciler hakkında ne düşünüyorsunuz? Ya da diğer dinde ve inanışta olanlar için?
İzci Merkezi olarak onlar için ne yapacaksınız?

Bahsettiğim kişilerin sizce Dünya İzci Teşkilatı'nda Türk İzcilerini temsil etme hakları var mı?
Bu faaliyetleri reddedenler kendi kamplarını kurmalıdırlar. Ve bugün aynı duyguları ve fikirleri paylaşanlar kendi teşkilatlarını buluyorlar Ve sizin tarafınızdan meşrulaşmak istiyorlar. Geçmişte Türkiye, Eurofolk, FILIA, Avrupa İzciliği Genel Kurulu gibi bir kaç izci organizasyonuna ev sahipliği yapmıştır ve 2, 3, 4 tahtalı liderlere sahiptir. Bugün hepsi dışlanmıştır. 

Türkiye Devleti geçmişte 17 tesis ve merkez kurmuştur. Fakat şu anki devlet hepsini reddetmiştir ve şimdiki izci federasyonu haklarını korumak adına buna ses çıkarmamıştır.
Milli Eğitim Bakanlığı'nda 150 bin izci vardı. Bu teşkilat sizin tarafınızdan kabul edilmemiştir ve reddedilmiştir. Yeminleri ve izci selamları yok sayılmıştır ve aldıkları izci uzmanlık sertifikaları iptal edilmiştir. Bugün kamplarda, aynı zamanda programda müslümanlıkta olan beş vakit namaz vardır. Sabahın erken saatlerinde sabah namazı için kaldırılan çocukların olduğu bir kamp düşünebiliyor musunuz? Bu örneklerden yalnızca biri. Namaz kılmanın gerekli olduğunu biliyoruz, fakat izci kamplarında değil. İzci kampları propaganda ve radikal dini aktivitelerin yapılacağı bir yer değil, olmamalı da! Biz gerçek izciler bunun olmasına izin veremeyiz.

Kamp ateşi etrafında dini konuşmalar yapmak izci programının konusu olamaz. Faaliyetler sırasında, lider politik partinin tanıtımı yapılmaktadır ve korsan tarzı fular tercih ediliyor aynı zamanda başlara geçirilen fularlar da bugün ki Türkiye'nin Muhafazakar Müslümanların politik sembolü haline gelmiş. 
silah eğitimi bu kamplarda veriliyor ve tekvando karate gibi uzak doğu sporları teşvik ediliyor.

Bütün bu aktiviteler Türkiye Ulusal Genel Kurulunda soruldu. Uluslararası izci faaliyetlerine katılmak isteyenlere engel olundu. Büyük sayılarına rağmen göreceğiniz üzere Uluslararası faaliyetlerde yeterince aktif değiller. Çünkü kendilerine yoğunlaşmışlar ve diğerlerinin faaliyetlere katılmasına izin verilmiyor. Sizin kabul ettiğiniz federasyon izin vermiyor.

Ve şimdi bir başka konu: Bütün Türk izcileri öncelikle sporcu olmalı. Ve bir spor kulübüne üye olmalı Fakat izciliğin sporcu olmakla bir ilgisi yok. Sporcu olmasalar da sporcu lisansı veriliyor. Tabii ki bu sebeple uluslararası arenada Türkiye'nin bir çok sporcusu olur! Bizim bildiğimiz kadarıyla başka hiçbir ülkede liderler eğitmen ve izciler sporcu değildir. Ben bir izci lideri eğitmeniyim. İzciliğe 50 yılını vermiş birisiyim. 40 yıl aktif izci liderliği ve lider eğitmenliği yaptım. Kendimi Baden Powell izcisi olarak görüyorum. Geçmişte Ulusal İzci Komitesinde program yöneticisi olarak çalıştım. 0 zamanlar 6 kitapçık hazırladım.

Ülkemin 5 yıldızlı otellerde veya lüks merkezlerde kamp yapacak düzeyde zengin Olduğunu düşünmüyorum. izcilik adı altında yapılan fakat izcilikle alakası olmayanlar için devlet tarafından harcanmış olan lüks giderlerden dolayı derin üzüntü duyuyorum.

Detaylı bir çalışmayla haklı olduğumu göreceksiniz. Bu sebeplerden dolayı, dışlanmış diğer izci arkadaşlarımla da görüştüm ve bizim de Dünya İzciliğinde olmamız ve Türkiye'deki ikinci izci teşkilatı olarak bizi de onaylamanız gerektiğine karar verdik.

Umarım 2011'den beri hiçbir şeyin değişmediğini fark etmişsinizdir. Bu sebeple bizim özerk teşkilatımızı onaylamanızı istiyoruz. Gerekeni yapmak için enerjimiz ve kapasitemiz var. Yeni İzci Federasyonumuzun ilk basamaklarını bitirdik.

Eğer bizi kabul ederseniz, yalnız kalmış izcilerin ve izci liderlerin yeniden organize olmalarını sağlayacaksınız. Eğer etmezseniz bağımsız harekete katılacağız, ve Dünya İzci Teşkilatı'nın legal üyesi olmak için her şeyi yapacağız.

Şu anki federasyonun yapısını kabul etmeye devam edebilirsiniz. Bu sizin kararınız. İzciler arasında ayrımcılık yapan bir teşkilatı kabul etmek ilgili sorulara cevap veremeyeceğiniz, zor durumlara düşmenize sebep olabilir. Uluslararası kimlik için biz uygunuz. Biz herhangi bir etnik ayrımcılık yapmayan, ve tüm dinlere ırklara ve dillere açık olan bir yapıyı savunuyoruz. Bizden uzak durursanız, sizlerin B. P kurallarından saptığınızı düşüneceğiz. 
Tamam bırakın bu ülkede müslüman izci yapısı olsun devlet destekleyebilir. Fakat ırkçılık yapmakla ilgisi olmayan bizim gibi bir teşkilat da gerekli. Eminim ki yıllardır her şeyi güzelleştirmek adına beklememizi takdir edeceksiniz. 
Umarım Dünya İzci Hareketi üyesi oluruz ve sizin tarafınızdan onaylanırız.
Devam edecek yazışma umudu ile...

Saygılarımla, 
Yeni Bağımsız Federasyon Hareketi'nin izcileri ve izci liderleri adına.
Taner Tümerdirim
Eski Türk Program Komitesi Yöneticisi